Gelip Havana’daki o geceyi anlatsalardı

Gelip Havana’daki o geceyi anlatsalardı

Nâzım Hikmet için Küba’da düzenlenen yemekteki isimlerden, Kübalı şair Anton Arrufat vefat etti. Nâzım’ın ilk kez KARAR’da yayımlanan bir fotoğrafı eşliğinde o yemeğin tanıklarını kaleme alan şair Adnan Özer: “Masada Nâzım’ın sağında ve solunda kökeni Arap iki şair oturmakta. Biri Lübnan asıllı Fayad Jamis, öbürü kökeni Suriye’ye dayanan Anton Arrufat Murad. Ne Nâzım’ın ne de öbürlerinin ‘masa’ ile ilgili bir açıklamasına rastlayamıyoruz. Ne konuşuldu o masada?”

ADNAN ÖZER

Geçtiğimiz 21 Mayıs günü biri vefat etti Küba’nın başkenti Havana’da. Sabah saat 00:4’tü. Refugio Caddesi’ndeki evde sallanan hasır iskemle boş kalacaktı. Küba’nın haber siteleri birkaç saat sonra, “Kültür Bakanlığı’nın bugün bildirdiğine göre, ünlü Kübalı şair, anlatıcı ve oyun yazarı, 2000 yılı Ulusal Edebiyat Ödülü sahibi Anton Arrufat, 87 yaşında vefat etti” diye haber geçtiler.

Tam ismi Anton Arrufat Murad olan bu çok yönlü kalemin ardından yazmak bana keder veriyor. Çünkü çok istediğim halde onun Türkiye’ye ziyaretini sağlayamadım... Daha fazla merakta kalmamak adına bir başka mayıs ayına gidelim: 25 Mayıs 1961. O günün gecesi Havana’nın Vedado semtindeki Yazarlar ve Sanatçılar Evi’nde büyük bir şair için yemek düzenlenir. Bu şair Nâzım Hikmet’tir. Nâzım Hikmet’in sonunda şiirlerini okuyacağı bir etkinlik olan yemek esnasında, aynı masada şairimizin sağında ve solunda ailelerin kökeni Arap olan iki şair oturmaktadır. Bunlardan biri Lübnan asıllı şair ve ressam Fayad Jamis, öbürü kökeni Suriye’ye dayanan Anton Arrufat Murad’tır... Bu tür davetlerde oturumların bir kurgusu vardır; davet sahibine göre Nâzım Hikmet Osmanlı topraklarından meslektaşları arasında oturması uygun bulunmuştur. (Davet sahibi Fidel Castro adına Nicholas Guillen’dir.)

NE KONUŞULDU O MASADA?

Nâzım Hikmet o gece bu iki ‘komşusu’ ile neler konuştu, bilemiyoruz. Ne Nâzım Hikmet’in ne de öbürlerinin ‘masa’ ile ilgili herhangi bir açıklamasına rastlayamıyoruz. (Fayad Jamis’in o günlerde şairimizle Hotel Libre’de yaptığı röportajı bu anlamda saymıyoruz.)
İşte onu soracaktım; ne konuşuldu o masada..?

Manuel Diaz Martinez’e sormuştum, -1996 yılıydı, sürgündeydi Kanarya Adaları’ndan Las Palmas’ta- şairimize Havana’da rehberlik etmişti, bir de esaslı röportajı vardı kendisiyle, söz konusu davette olmakla birlikte o masada değilmiş.

Arada Martinez’i davet ettiririm diye düşünüyordum. Türkiye’ye gelip anlatsındı Nâzım Hikmet’in Havana serüvenini. Heyhat, o hususta da çabalarım sonuç vermedi... Ve geçtiğimiz 17 Haziran günü Martinez’in de sürgün kalbi durdu.

29kr02man.jpg

İlk kez KARAR’da yayınlanan bu fotoğrafta Nâzım Hikmet ve Lübnan asıllı şair Fayad Jamis bir arada görülüyor. Fotoğrafın üzerinde “Büyük Türk şair Nazım Hikmet Hotel Habana Libre’de Fayad Jamis ile sohbet ederken görülüyor” notu yer alıyor.

14 YIL HAVANA’DA BİR BODRUMDA ÇALIŞTI

A.A. Murad 1968 yılında Los siete contra Tebas (Thebes’e karşı yedili) adlı bir tiyatro eseri kaleme aldı. Oyun antik Yunan’da, Teb olarak da bildiğimiz Thebes’de geçer. Oedipus’un, kişisel dramasının devamı sayılabilir. Arrufat Murad bu oyunda siyasi hiciv yapıyordu. Eser o yıl Küba Yazarlar ve Sanatçılar Birliği’nin (UNEAC) ödülüne değer görüldü. Ödülün ardından rejimin sansürü devreye girdi ve oyun ancak kırk yıl sonra, itibarının iade edilmesiyle, 2007’de sahnelenebildi. Bu arada yazar, 14 yıl Havana’da bir belediyenin bodrumunda süreli yayınları düzenleme işinde çalıştı/çalıştırıldı. (Merak edenler için yazarın Türkçe’de bir öyküsünün yayınlanmış olduğunu söyleyeyim; 1968 yılında çevirisi Mehmet Harmancı tarafından yapılan Küba Hikâyeleri -Köprü yay.- başlıklı seçkide.)

Nâzım Hikmet’in ölümünün 60. yılını idrak ettiğimiz şu günlerde Kübalı bu iki şair ve yazarı anıyorum.

29kr02man4.jpg

NE MRAD, NE MARAT: MURAD

Anton Arrufat Murad’ın anne tarafından dedesinin Osmanlı kimliği taşıdığını bilmeliyiz. O dedesi Küba’daki Arap kökenliler arasında yüzde 30 kadar bulunan Sünni Müslümanlardan imiş –merhum yazar bunu hiç inkâr etmedi. Suriye göçmeni bu dede, Kübalı Katolik Hristiyan olan eşini –yazarın anneannesi- “eczaneye aspirin almaya gidiyorum” diyerek terk etmiş olsa da yazar ondan nefret etmemiş. Bu kökene sahip çıkmış. Küba’da ‘Mrad’, Avrupa’da ‘Marat’ olarak yazılan soyadını sonradan ‘Murad’ olarak yazılması gerektiğini de öğrenip, böyle sahiplenmiştir. A.A. Murad, 14 Ağustos 1936’te doğudaki Santiago de Cuba kentinde doğdu. 1947’de 11 yaşında iken, ailecek Havana’ya taşındılar. Yazar Havana Üniversitesi Filoloji bölümünden mezun oldu. (12 Haziran 1961 tarihli sayısında Nâzım Hikmet ile görüşmenin yayınlandığı) Lunes de Revolucion dergisinde çalıştı. Ayrıca prestijli Casa de las Américas dergisini beş yıl boyunca kurup yönetti; bir grup entelektüelle birlikte Küba Yazarlar ve Sanatçılar Birliği’nin kurucusuydu.

29kr02man3.jpg

KÜBA HUMORUNUN ESASLI ŞAİRİ

Yeri gelmişken birkaç satır da, çiftçiler gibi dudağında sigara eksik olmayan, Küba humorunun esaslı şairi hakkında yazayım: Manuel Diaz Martinez, 1936 yılında Küba’da Santa Clara’da doğdu. Şair, gazeteci ve diplomat. 1991 yılında, Fidel Castro’ya, rejimi daha demokratikleştirmesi için yazılan mektuba katıldı. 10 entelektüelin imzasını taşıyan bu mektup ‘Deklerasyon 10’ diye bilinir. Kendisi bu mektup yüzünden baskı görmüş ve sonunda soluğu iklimi Küba’ya benzeyen bu adada almıştı.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN