Turgut Özal’ı anmak

Merhum 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal vefat edeli 31 yıl oldu. Türkiye’nin ufkunu açan bir lider, bir devlet adamıydı.

Düşünün ki 12 Eylül sabahına kadar birbirine kurşun sıkan bir toplumduk. Günde 20 kadar genç terör kurşunlarından hayatını kaybediyordu. Siyaset de o kadar kutuplaşmıştı ki, ülkede kan gövdeyi götürürken, Maraş’ta, Çorum’da kitlesel katliamlar yaşanırken, politikacılar uzlaşıp bir cumhurbaşkanı bile seçemiyordu.

Böyle bir toplumda merhum Özal, Mayıs 1983’te “dört akımı birleştiriyorum” diyerek parti kuracaktı. Yerleşmiş kutuplaşmalara dayanarak, fay hatlarını kurcalayarak politika yapmayı reddediyordu.

Bugün de buna ihtiyacımız var, Özal’ın ne kadar ileri görüşlü olduğu açık değil mi?

ÖZAL’IN YAZDIKLARI

Geçen çarşamba günü merhum Özal’ın vefat yıldönümü münasebetiyle, mezarında bir tören düzenlendi. Haberlerde izlemişsinizdir. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu katıldılar. İmamoğlu’nun, Özal’ın anıt mezarına çevre düzenlemesi ile bir müze binası ve konferans salonu yaptırdığını orada öğrendim.

Törenden sonra salonda bir panel vardı. Turgut Özal Platformu Başkanı Hasan Hüseyin Bayram’ın konuşmasından sonra panele geçildi. Konuşmacılardan biri Özal’ın teşkilat başkanı Orhan Demirtaş, diğeri bendim. Özal’ın bakanları da konuştular.

Konuşmamda Özal’ın üç yönünü örneklerle anlattım: Kutuplaşmayı reddetmesi, birleştirici olması… Özgürlükçü olması… Türkiye’yi piyasa ekonomisine geçirmesi…

Türkiye; ihracatçı olabileceğini, rekabet edebileceğini, turizmden büyük gelir sağlayabileceğini ve özgürlüklerin lüks değil ihtiyaç olduğunu Özal’dan öğrendi.

ÖZAL’IN PRENSİPLERİ

Törenin tanıtım broşüründe, Özal’ın el yazısıyla yazdığı bir metnin fotokopisi vardı. 16 Ekim 1989 günü Özal, partisinin yeni binasının açılışı münasebetiyle anı defterine yazmış.

Parti propagandası yoktu, partililerini siyasi kavgaya çağırmıyordu. Üç hürriyet vurgusu yapıyordu:

Hür ve serbest düşünce,
Din ve vicdan hürriyeti,
Serbest teşebbüs, serbest piyasa.”

Daha da dikkat çekici olan, “davranışlarımız” diyerek şu ilkeleri yazmış olmasıdır:

Zikzak yapmamak.
Doğru olmak.
Hoşgörülü olmak.
Uzmanlığa önem vermek.
Ekip çalışması yapmak.”

Özal bütün hayatı boyunca, ana fikirlerinde hiç zikzak yapmadı. Popülist “müjdeler”e karşı çıktı. Bu yüzden, 1991’de “Çankaya şişmanı, işçi düşmanı” diye protestolara maruz aldı. Ama 1994 krizinde ekonomi dibe vurduğunda, iktisatçılar Özal’ın haklı olduğunu hatırladılar.

Bir parti lideri düşünün ki, partisinin defterine “uzmanlığa önem vermek” diye yazıyordu. Özal devlet idaresinde daima “uzman” aradı, “bizden” taraftarlar değil.

İNSAN VE SİYASET

Özal’ın elbette hataları oldu. Hatasızlık imkansızdır. Hayatın bütün sorularını, karmaşık ve değişken gerçeklerini tümüyle görmek, planlamak mümkün değildir. Piyasayı reddeden bütün sosyalizm türleri bu yüzden çöktü. Bu yüzden, Karl Popper’in deyişiyle radikal ideolojilerin “özünde hatalar” vardır.

Hatalarının başında, reformları kurumlaştırmada ve piyasa ekonomisinin hukukunu kurmadaki eksikliği vardır. Mühendis ve matematikçi olarak önceliği “iktisadi hesap”tı.

Eksik kalanları tamamlamak üzere reformist parti kurma hazırlığındaydı, ömrü vefa etmedi.

Özal Türkiye’nin ufkunu açtı. Türkiye’yi gelişmiş ülke seviyesine çıkaracak temel dinamikleri gösterdi; piyasa ekonomisi, özgürlükler, uzmanlık bilgilerine sahip beşeri sermaye…

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ndeki hak ve özgürlükleri geçerli norm haline getirmenin ilk adımını, 1989’da “bireysel başvuru” hakkını kabul ederek Özal attı.

Yaptığı reformlardan hiçbiri kendinden sonra geri çevrilmedi. Kimse piyasa ekonomisini reddedemedi, karma ekonomi veya devletçilik savunusu yapmadı.

Özal hakkında Prof. Hikmet Özdemir’in “Turgut Özal, Biyografi” adlı eserini tavsiye ederim (Doğan Kitap, 2014)

Kitaptan Özal’ın bir cümlesini aktarıyorum:

Devlet her şeye müdahale eder durumdan çıkarılmalı; katılımcı demokrasiye geçilmelidir; parlamentonun yetkilerinin bile Anayasa ile kısıtlanması lazımdır.” (s.551)

Merhum Turgut Özal’ı derin bir hürmetle, rahmet dualarıyla anıyorum. Nur içinde yatsın.

YORUMLAR (224)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
224 Yorum