Ruhları garip yurdu

Bahar ayazında, yüreği ağzında, herkes kendi şarkısında. Ruhumuz, gönlümüz nerede? Nerede asıl yurdumuz?

Ruhumuza işlemiş bütün ideolojileri silkelemek gerek. İnsan endişeli bir varlıktır. Dünyaya gözünü açtığı andan itibaren bir yer edinme, orada tutunma ve sabit kalma çabası içredir. Zaman akmaktadır, yol dolambaçlıdır. Peki bizim incinmelerimiz, bizim endişemiz, bizim yerimiz ne olacak?

Yurdumuz gariptir. Ruhumuz gariptir. Bütün tahayyüller ortasında bi’gün yorgun düşeriz. Garip yurdumuz, garip ruhumuz, biraz solgundur. Çünkü insan ansızın çatlayandan ve sızan manadan etkilenir. Bu bir ruh yolculuğudur. Ruhumuz özgün haritamız, coğrafyamızın madeni garipliğimizdir.

Hakiki insanlar gariptir. Onlar ruhlarıyla zamanı seyreylerler. Bu seyir içinde biraz daha garip kalabilmek için ruhlarını adarlar. Sen ruhunu hangi yurda adadın? Sen garipliğini hangi yurda bağışladın? Sendeki bu güzelliğin sırrı nedir?

Doğanın güzelliği seyrindedir. Garibin güzelliği hüznündedir.

Her ruh kendi garipliğini duysun. Herkes kendi yurduna sahip çıksın. Herkes kendi ruhuna bir garip bulsun.

Gönülleri garip yurdu olan emsalsiz ruhlara denk gelsin yolunuz. Yoksa ıssız ve ışıksız bir meydan olur dünya…

Ruhunda kırk kilit var; garipliğinde bir anahtar…

YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum