Gogol’un cinneti...

Cemal Süreya’nın “999. Gün Üstü Kalsın” (Broy Yayınları) adlı günlüklerinde okudum; Gogol çıldırarak ölmüş. Tolstoy’un mâlikânesinde geçirdiği son günlerinde hiç yemek yememiş. Ölmeden bir iki gün önce de “Ölü Canlar”ın ikinci cildini yakmış (s. 34).

Bu bilgiden sonra yazarın “Bir Delinin Hatıra Defteri” (Çev. Nisan Aygün, Kaldırım Yay., 2018) adlı öyküsünü yeniden okudum. Gerçek adı Poprişçev olan bir delinin anlatıldığı bu öyküde amacım evvelâ deliliğin nasıl bir şey olduğunu kavramak, sonra da bu sıra dışı davranışların altındaki arzuyu ya da öfkeyi tespit etmekti.

Öyküden çıkardığıma göre delilik, içinde bulunulan gerçeklikten kopup, onun yerine hayalde yeni bir gerçek ikame etmek ve bu sanal gerçeğe inanmaktır. Kısaca deliliğe gerçeğin yitimi ve yerine sanal bir gerçeğin ikamesi denebilir. Nitekim öykü kahramanı Poprişçev’in yaşadığı da tam anlamıyla budur.

Öykünün sonundan anlaşılacağı üzere Poprişçev, gerçekte bir akıl hastanesindedir ve “büyük engizisyoncu” dediği hastabakıcı tarafından kovalanmakta, dövülmekte ve onu cezalandırmakla tehdit etmektedir (s. 32). Son kısmı okuyunca, başlardaki delilik süreci açık olarak anlaşılmaktadır.

Yukarıda deliliği, gerçeği yitirip yerine sanal bir gerçek ikame etmek olduğunu söylemiştim. Öyküde bunu görüyoruz! Poprişçev, hızla gerçeği yitiriyor: Önce yoksul olmasına rağmen kendisinin soylu/ rütbeli bir kişi olduğunu vehmediyor, sonra çalıştığı yerin müdürünün kızına kendi kendine âşık oluyor, ardından halüsinasyonlar… Köpeklerin konuşmaları ve mektuplaşmalarından müdürün özel hayatını ve kızı Sofi’nin başka bir erkekle münasebeti olduğunu öğrenmesi... Bunlar gerçeğe uymayan hâller. Nitekim öykü kahramanı da başlarda bunu kabul eder; “Son zamanlarda kimselerin görüp duymadığı acayip şeyler görüp duyuyorum.” (s. 10) der. Ama içinde bulunduğu gerçek, köpeklerin mektuplaşmaları vasıtasıyla yüzüne vurulunca, yani kendisinin zavallı bir adam olduğu söylenince, bir anda öfkelenip kendine hızla başka bir gerçek kurar: Bu kez İspanya kralı Ferdinand VIII olduğunu sanmaktadır. Artık önüne getirilen saçma sapan evrakları yazmayacaktır, dairede çalışan alçaklar kendisinin gerçekte bir kral olduğunu öğrenince önünde eğileceklerdir. Buna öyle inanır ki önüne konan kağıdın altına “Ferdinand VIII” diye yazar, Neva caddesine çıktığında büyük hükümdarı gören herkes, şapkalarını çıkarıp onu saygıyla selamlarlar. Gerçeğin yitimi sürer, yarım saat içinde İspanya’ya gider… Zaptedilememektedir. Birinci odaya girdiğinde başları tıraş edilmiş bir sürü insan görür, onların polis ya da asker olduklarını vehmeder. Başbakan onu dövmekle tehdit eder. Kanaatimce yine sanal bir dünyadadır, gerçekte tımarhanededir…

Bütün bunlar, öykü kahramanının gerçeği yitirdiğini ve yerine başka bir gerçek koyduğunu gösteriyor.

Peki problem nedir? Öyküden çıkarabildiğimiz kadarıyla deliliğin birinci nedeni, kahramanın soylu dediği, üst kesime duyduğu öfkedir, hakir görülmenin verdiği burukluk “Neden ben sadece bir memurum” (s. 24), “General olmak isterdim doğrusu” (s. 23) sözleriyle açığa vuruluyor. Bu duyguyu üst kesimi temsil eden Sofi’nin köpeği Meci’yi konuştururken kuvvetle hissediyoruz. Gogol, köpekler aracılığı ile üst kesime duyduğu öfkeyi ironik bir dille adeta kusar.

Peki ya trajedi!.. Dipteki acı nedir acaba? Kahramanın son günlüğünde büyük bir çığlık kopar! Deli, yaşadığı dünyada kıvranır, o eziyetlere katlanmaya gücü yoktur, “Kurtarın beni! Alın beni buradan!” der. Bir at arabasıyla dünyadan uzak bir yere götürülmesini ister. Bilinçaltı taşar, evini, çocukluğunu, annesini hatırlar, “Anneciğim bu zavallı çocuğunu kurtar buralardan!” (s. 33) der. Çünkü dünyada ona yer yoktur… Büyük bir feryat!

Travmanın altında çocukluk yatıyor ve anne daima bir sığınak!..

Bunu yaşayan bence Gogol’un taa kendisiydi.

YORUMLAR (11)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
11 Yorum